İbrahim Ayhan'la cezaevinden röportaj

BDP’nin desteklediği Bağımsız Milletvekili Adayı İbrahim Ayhan’la, Avukatı aracılığıyla Cezaevinden röportaj…Bağımsız Milletvekili Adayı İbrahim Ayhan Cezaevinde bir gününü nasıl geçiriyor? İbrahim Ayhan siyasi süreci nasıl takip ediyor? Bu ve buna benzer birçok sorunun yanıtını İbrahim Ayhan Güneydoğu’nun İnternet sitesi için verdi..
Şanlıurfa’daki Siyasi Partiler Adayları ve Bağımsız Milletvekilleri seçim çalışmalarını büyük bir hızla sürdürüyor..
Ancak Şanlıurfa’dan aday olup da dört duvar arasında olan bir Bağımsız Aday daha var.. BDP destekli İbrahim Ayhan..
Her Aday seçmene ulaşarak kendini tanıtmaya çalışıyor.. Partiler ve Adaylar Televizyonlara çıkarak görüşlerini açıklıyor.. Seçmenden oy istiyor.. Ancak şu anda Şanlıurfa Cezaevinde bulunan İbrahim Ayhan seçim çalışmalarını Cezaevinden sürdürmek durumunda.
www.guneydoğutv.com İbrahim Ayhan’ın bu durumunu dikkate alarak İbrahim Ayhan’a iletilmek üzere sorular hazırladı. Bu sorular İbrahim Ayhan’a iletildi..
İşte İnternet Sitemizin soruları ve İbrahim Ayhan’ın vermiş olduğu cevaplar…
SORU : Öncelikle Milletvekilliği adaylığınız hayırlı olsun. Aday adaylık süreci, siz Cezaevindeyken yapılan temayül yoklaması ve Aday oluşunuzla ilgili duygu ve görüşlerinizi alabilirmiyiz?
İBRAHİM AYHAN : Teşekkür ederim.Adaylık sürecim bir bütün olarak Cezaevinde olduğum bir döneme denk geldi. Cezaevinde olmama rağmen Halkımızın şahsıma vermiş olduğu onurlu bir görev olarak değerlendiriyorum. Bu aynı zamanda benim açımdan hem moral hem de mücadele kararlılığımı güçlendirmiştir. Bu anlamda sizin aracılığınızla beni onure eden halkımıza teşekkür ediyor ve her zaman bütün gücümle onlara layık olacağımın sözünü veriyorum.
SORU : Dışarıda olan bizler Cezaevinde kalan sizlerin duygularını, hissiyatını bilmemize imkan yok. Cezaevindeyken Milletvekili Adayı olmak nasıl bir duygu?
İBRAHİM AYHAN : Cezaevi adından da anlaşılacağı gibi işlenen bir suçun karşılığı olarak bireye uygulanan fiziksel yaptırımdır. Bedensel ve ruhsal özgürlüklerinin kısıtlanmasıdır. Genel anlamda Cezaevi böylesi özelliklere sahip bir mekandır. Ancak benim ki daha farklı bir tutuklama olduğu için normalin dışı bir durumu ifade ediyor Cezaevi, benim için. Sekiz ayı aşkın bir süredir savunmamı bile yapmadan suçsuz yere adeta ceza çeker gibi tutuklu bulunmaktayım. Milletvekilliği adaylığımla bu hukuksuzluğa ve haksızlığa karşı halkımızın gücü ile cevap verilerek bu antidemokratik uygulamanın ortadan kaldırılacağına inanıyorum.
SORU : Adaylığınızdan sonra tepkileri siz de bir şekilde takip ettiniz. Hem kendinizle ilgili, hem de BDP’nin Milletvekili adaylarıyla ilgili genel anlamda görüşlerinizi öğrenebilirmiyiz?
İBRAHİM AYHAN : Adaylığımla ilgili cezaevi koşulları içerisinde edindiğim tepkilere dair izlenimlerim olumludur. Özellikle tutuklu arkadaşlardan adaylığım büyük bir sevinçle karşılandı. BDP olarak yüzde onluk barajdan ötürü seçime giremediğimiz için BDP desteği ile Bağımsız olarak seçime giriyoruz. Emek, Demokrasi ve Özgürlük bloğu olarak farklı kesimlerin yer aldığı listemizin iyi ve isabetli hazırlandığını düşünüyorum. Mevcut aday listesinin birçok açıdan halkımızın beklentilerine cevap olacağına inanıyorum. Bu anlamda halkımızda yarattığı heyecan ve coşkuyu ben de yaşamaktayım.
SORU : YSK’nin bazı BDP adaylarının seçime giremez açıklamasından sonra mevcut gelişmeleri takip ettiniz. Cezaevinde olan biri olarak BDP adayları YSK’nin kararını yenilememesi halinde seçime bile giremeyecekti. 3 günlük gelişmeler meydana gelirken siz neler düşünüyordunuz?
İBRAHİM AYHAN : YSK’nin listeye müdahalesini siyasi bir karar olarak değerlendiriyorum. AKP ile birlikte hareket edildiğine inanıyorum. YSK’nin bu müdahalesi ile yeni bir şiddet ve çatışma ortamı oluşturmaya çalışılmıştır. Ancak halkımızın kararlı duruşu ve direnişi ile Türkiye’deki birçok Aydın demokrat kesimlerin duyarlılığıyla oynanmak istenen bu oyun boşa çıkarılmıştır.
SORU : 12 Haziran seçimlerinde şayet Halk teveccüh gösterir ve Milletvekili olursanız kısa sürede Cezaevinden çıkacaksınız. Cezaevine ilk girdiğinizde aklınıza aday olup Milletvekili olmak varmıydı? 12 Haziran seçimlerini, şahnızla ilgili durumu nasıl nitelendiriyorsunuz? Yani sizin için Cezaevinden Milletvekili olarak dışarıya çıkma ne anlam taşıyor? Kendiniz için mi, yoksa daha demokratik bir Türkiye özlemi için mi Cezaevinden çıkmayı düşünüyorsunuz?
İBRAHİM AYHAN : Cezaevine ilk girdiğimde aklımda Milletvekili olmak gibi bir fikir yoktu. Daha çok benve arkadaşlarım üzerinde uygulanan hukuksuzluk ve haksızlıkla gerçekleştirilen komploya yoğunlaşmıştım.
12 Haziran seçimleri ile antidemokratik ve baskıcı politikalar başta olmak üzere adaletsizlikleri ve haksızlıkları ortadan kaldırabilmenin fırsatı olarak değerlendiriyorum. Bu aynı zamandabizler için sınav niteliğinide taşımaktadır. Cezaevinde bulunma nedenim kesinlikle toplumsal sorunlara olan duyarlılıktan kaynaklandığını ve bireysel olmadığını düşünüyorum. Dolayısıyla Cezaevinden Milletvekili olarak çıkışımda en büyük amacı Türkiye’nin demokratikleşmesine katkı sunmaktır.
SORU : Genel anlamda Şanlıurfa’da siyaseti Cezaevinden görebildiğiniz kadarıyla nasıl yorumlarsınız?
İBRAHİM AYHAN : Urfa siyaseti feodal, aşiretçi ve dar grupların çıkarları arasında sıkıştırılmış özelliklere mahkum kılınmıştır. Yıllardan beridir bu anlayışla yürütülen siyaset Urfa halkını temsildenuzak bırakılmıştır. Urfa halkı gerçek ve demokratik bir temsiyelete sahip olamamıştır. Ancak son yıllardaki halkın bu siyaset anlayışına karşı gösteridği tepki umut vericidir. Ceket ve paket zihniyetine karşı halkımızın duruşunu oldukça önemsiyor ve değerli buluyorum. Demokratik siyasetin öznesi olan halkın dikkate alınması gerekmektedir. 12 Haziran seçiminde sandıkta halkımızın bu anlayışa gereken cevabı vereceğine inanıyorum.
SORU : AK Partide en büyük güç olarak Devlet Bakanı Faruk Çelik ön plana çıkıyor. Muhalefet Partilerinin sözcülerinin bu konuda bazı eleştirileri var. Sizin genel anlamda Bakan faktörüne bakış açınız nasıl?
İBRAHİM AYHAN:Taşıma suyla değirmen taşı dönmez diye önemli bir halk deyimi vardır. Onun için ithal siyasetle de toplumsal sorunlar çözülemez. AKP’nin bu yaklaşımı halkı ciddiye almayarak küçümse yaklaşımıdır., 1.700.000 nüfusu olan kadim bir kentte siyaset yapabilecek binlerce insan varken dışarıdan siyasetçi getirilerek halka dayatılmasını kesinlikle kabul etmek mümkün değildir.
Ayrıca seçim çalışmalarını yürüten Faruk Çelik Devletin bütün olanaklarını kullanarak suç işlemektedir. Sadaka verir gibi vaatler de bulunmasınıda halkımıza yapılan büyük bir hakaret olarak değerlendiriyorum.
SORU : Milletvekili olmanız halinde Cezaevinden çıktıktan sonra ilk olarak ne yapmayı düşünüyorsunuz?
İBRAHİM AYHAN : Öncelikle uzun bir süreden beridir görüşemediğim halkımızla buluşup birikmiş özlemi gidermeyi düşünüyorum. Engelsiz ve doğrudan bir arada olarak hasret gidermeyi arzuluyorum.
SORU : Sahi.. Siz neden şu anda Cezaevindesiniz? Suçunuz nedir? KCK ne demek? Genel anlamda BDP’lilerin bu suçtan içeriye alınmasını neye bağlıyorsunuz?
İBRAHİM AYHAN : Güzel bir soru.. Siz dahil milyonlarca insanın merak ettiği ve çok bilinmeyenli matematiksel denklemlere taş çıkartacak sorulardır. Tüm bunlar bir yana Cezaevinde oluşumun en önemli nedeni Demokratik siyasal çalışmaları Kürt kimliğimle yürüttüğüm içindir.
BDP olarak yasaların vermiş olduğu haklarımızıkullanarak demokratik barışçıl çalışmaları illegalize gösterilerek çeşitli senaryolarla kurgulanmış soyut iddialarla suçlanıyorum. Keşke hakkımdaki iddianameyi sizlerde okusaydınız. Akla hayale sığmayan tamamen yoruma dayalı iddialarla şişirilmiş bir iddianame hazırlanmıştır. Örneğin Suruç ve Viranşehir Belediye Başkanlarımız tutuklandıktan sonra ailelerini ve belediyeyi ziyaretlerim hakkında suçlama olarak yöneltilmiş. Aligör Belediye Başkanımız yaşamını yitiren bir gerilla olarak iddia edilerek cenazesine katıldığım iddiasıyla suçlanıyorum.Bunlara benzer komik ve gayri ciddi iddialarla suçlanmaktayım.BDP İl Başkanı kimliği ile yaptığım bütün faaliyetlerin KCK faaliyetleri olarak değerlendirilip suçlanmaktayım.Üç dönem Urfa İl Başkanlığı yaptığım ve İl Başkanlığı mazbatamıda seçim kurulundan aldım.KCK’li olduğum iddiası doğruysa bana bu yetkiyi veren seçim kurulu  KCK belgesi dağıtan bir kurum olmalı. Ne kadar traji-komik bir durum?
Türkiye’de  özellikle AKP zihniyetine göre çok kolay  suçlanabilir ve bir anda en azılı bile ilan edilebirsiniz: Son iki yıldır Partimize yönelik gerçekleştirilen tutuklama operasyonlarının tamamı bu mantık tzerinden gerçekleştirilmiştir.Ya benim gibi düşüneceksin ya da düşmansın. Biz BDP’liler uzun bir süreden beridir bu tasfiye politikalarından dolayı tutuklama, baskı ve saldırılara maruz kalmaktayız. Bu arada tutuklanmamla ilgili olarak sekiz ay içersinde bir kez mahkemeye çıktım. Orda da savunma yapma hakkımı kullanamadım. Bu hakkım anadilimde savunma yapma talebime karşı engellendi. Kısada olsa bu konulardaki sorulara vereceğim cevaplar bu şekildedir.
SORU : BDP olarak benim yaptığım hezaplamalarda Şanlıurfa genelinde 100 ile 120 Bin arasında oy alacağınızı tahmin ediyoruz. Sizin bu konuda almayı hedeflediğiniz oy ne kadar?
İBRAHim AYHAN : Tahmini bir rakam vermem gerekirse 180 – 200 Bin arasında oy alacağımızı söyleyebilirim. Cezaevinden edindiğim izlenim Halkımızın bizlere karşı yoğun bir ilgi ve sıcaklık gösteridğini gözlemliyorum. Bunun da sandığa önemli oranda yansıyacağını düşünüyorum.
SORU : Şanlıurfa Merkezin Adayı olarak seçim propogandanızı nasıl sürdürüyorsunuz? Her gün Avukatlarınız günlük gelişmeler hakkında bilgi veriyormu?
İBRAHİM AYHAN : Adil ve eşit olmayan şartlarda dört duvar arasında yürütmeye çalışıyorum. Daha çok yazarak düşüncelerimi halkımızla paylaşmaya çalışıyorum. Avukatlar ve görüşçüler üzerinden dışarıyla iletişim sağlamaya çalışıyorum. Ayrıca dışarıdan çok sayıda mektup da alıyorum. Görüşüme gelmek isteyen birçok kişi benimle görüştürülmeyerek kapıdan geri dönmek zorunda kalıyorlar. Dışarıda halkımız kendi olanaklarıyla seçim büroları açarak ve çalışarak büyük bir katkı sunuyorlar.
SORU : Seçimde strateji önemlidir. Seçimlere 1 aydan daha az bir süre kaldı. Bu süreyi İbrahim Ayhan olarak nasıl sürdürmeyi düşünüyorsunuz? Cezaevindeyken bu seçim propogandasını sürdürmek sanırım kolay olmuyor. Bu konuda neler dersiniz?
İBRAHİM AYHAN : Seçim çalışmasını gönüllü olarak yüreten çok sayıda arkadaş var. Dışarıda çalışma yürüten arkadaşlar belli bir plan proğram oluşturmuşlar. Bu çerçevede yoğun bir çalışma yürütülmektedir. Ayrıca cezaevinde tutuklu bulunan arkadaşlarla yazımsal katkılarla yardımcı oluyorlar.
SORU : Şanlıurfa Medyasında siyasi proğramları izleyebiliyormusunuz? İzlerken neler hissediyorsunuz? Aynı şekilde yaygın Medyayı takip edebiliyormusunuz?
İBRAHİM AYHAN : Evet izlemeye çalışıyorum. İzlerken zaman zaman objektif yaklaşılmadığını görüyorum. Yayınlar ağırlıklı olarak İktidar Partisi AKP eksenli oluyor. Bu anlamda eşit yaklaşılmıyor. Bizim çalışmalarımıza fazla yer verilmiyor. Aynı durum ulusal kanallar içinde geçerli.
SORU : Cezaevinde bir gününüzü nasıl geçiriyorsunuz? Sabahdan akşama kadar bir gününüzü tam olarak anlatırmısınız?
İBRAHİM AYHAN : Bir günlük zamanımı planlı,proğramlı bir şekilde mümkün derecede verimli olarak değerlendirmeye çalışıyorum. Kitap okuma, yazı yazma. Günlük iki-üç gazete okuma, TV haber ve tartışma proğramlarını izleme gibi etkinliklerle geçiyor. Tabi bunun yanında günlük havalandırmayı kullanma hakkımı 1-2 saat volta atarak kullanmaya çalışıyorum. Ayrıca Oda arkadaşlarımla siyasal süreç ve güncel gelişmeler üzerinden sohbet ederek günümü değerlendiriyorum,
SORU : Cezaevi koşulları nasıl ? Size herhangi bir öncelik tanınıyormu? Aday olmadan önce durumunuz daha farklımıydı? Cezaevi şartları aday olduktan sonra değiştimi? Milletvekili olduktan sonra Cezaevi ziyaretlerini sürdürecekmisiniz? İçeride siz de aynı suçtan dolayı girenlerle ilgili neler hissedersiniz?
İBRAHİM AYHAN : Cezaevi koşulları diğer Cezaevlerine göre oldukça kısıtlı ve kötü diyebilirim. Örneğin 6 kişilik odada 16 kişi kalıyoruz. Bu anlamda cezaevi trafiğimiz bayağı yoğun geçiyor. Adaylığımdan sonra koşullarda herhangi bir değişim olmadı. Personel mümkün derecede sayğılı davranmaya çalışıyorlar. Seçildiğim taktirde Cezaevi ziyaretlerim başta olmak üzere özel bir duyarlılığım olacaktır. Çünkü Cezaevlerinde çözülmesi gereken birçok sorun var.Onları özleyeceğim. Bir an önce çıkmaları için mücadele vereceğim.
SORU : Şu anda sizin bir mazlum durumunuzda söz konusu. Bu oylara pozitif yönde yansırmı?
İBRAHİM AYHAN : Başta böyle bir düşünce içersinde olmadığımı söyleyebilirim. Fakat mağdur edildiğime ve haksızlığa uğradığıma güçlü bir şekilde inanıyorum. Bu durumun oylara yansımasıyla ilgili hiçbir düşüncem, hiçbir zaman olmadı. Böylesi bir hesap içersinde olmayı doğru bulmuyorum.Ancak halkımız her zaman Nemrutlara karşı mazlumlardan yana olmuştur.
SORU : Kaç çocuğunuz var? Çocuklarınızla, eşinizle görüşüyormusunuz? Aday olduktan sonra onların duyguları nasıl? Milletvekili olduktan sonra evinizi Ankara’ya götürecekmisiniz? Çocuklarınız mevcut durumun farkındamı?
İBRAHİM AYHAN : 2 çocuğum var. Düzenli bir şekilde görüşmeye çalışıyoruz. Seçildikten sonra ne yapacağımıza dair herhangi bir paylaşımımız olmadı. Bu konuları hiç konuşmadık. Benim için esas olan halkımın ve sevdiklerimin arasında olarak siyasal çalışmalarımı özgürce yürütebilmektir. Tabi çocuklarım tüm bu yaşadığım durumun tam olarak farkında değiller.
SORU : Bu tür roportajların sonunda klasik bir bitiş düzeneği vardır. Biz de Güneydoğu olarak aynı yöntemi yapalım. Sizin için Cezaevi denince aklınıza ne geliyor?
İBRAHİM Ayhan : Farklı düşüncelerin ve özgürçe yaşamak isteyenlerin özgürlüklükleri kısıtlandığı bir mekandır. Cezaevleri özellikle son süreçte AKP’nin istemediği kişileri tutuklayarak topluma kamplarına dönüştürüldüğü bir yerdir.
ÖZGÜRLÜK : Uğruna büyük bedeller ödenen yüce bir değerdir.
TUTSAKLIK : Özgürlük düşmanlığı..
BDP : Emek , Demokrasi ve Özgürlüğün sesi
Milletvekilliği : Mücadele sorumluluğu
Şanlıurfa : Hz.İbrahim’le sembolleşmiş kutsal direniş ateşi ve Hoşgörülük.
Siverek : kararlılık ve fedekarlık
Feodal Yapı : Toplumun sırtındaki kambur
Medya : Baş dönmesi hastalığından kurtulamamış beşinci güç
AK Parti : Yalan, aldatma ve iki yüzlülükle ustalaşmış Adaletsizlik.
Anne : Sınırsız sevgi ve büyük fedakarlık Abidesi
: Dayanışma ve sevgi
Çocuklar : Saflık ve temizlik
Arkadaşlık : Bağlılık ve adanma
İbrahim Binici : Kavga arkadaşım
Avukatlar : Huksuzluğa karşı mücadele veren en yakın arkadaşlarımız
Gardiyan : Gönüllü mahkum
Cep telefonu : Teknik takip
Dinleme : Komplo , tuzak ve AKP
SORU : Sayın İbrahim Ayhan.. Bu roportaj için sorularımıza içtenliğinizle yanıt verdiğiniz içinwww.guneydoğutv.com adına teşekkür ediyoruz.Size de diğer adaylar gibi başarılar diliyoruz. Son olarak neler söylemek istersiniz.
İBRAHİM AYHAN : Bana böyle bir olanağı sunduğunuz için her şeyden önce bu duyarlılığınızdan dolayı teşekkür ederim. Son olarak emekten, demokrasiden ve özgürlükten yana bir gelecek kurmak için Barış içersinde kardeşçe yaşayacağımıza olan inancımla tüm Urfa halkını sevgiyle ve sayğıyla selamlıyorum.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Şivan Perwer Fotoğrafları

Selahattin Demirtaş Fotoğrafları,Resimleri

Leyla Zana Fotoğrafları,Resimleri